Bazen gecmisin hikayeleri hayatlarina nesnelerde devam ederler. Dedenin anisi cep saatinde yasar. Vefat eden bir esin askerlik mektuplari genclik askinin rüzgarini tekrar estirir. Aslinda hayat hicbir zaman gecmisten kopmaz, yalnizca insanlar dünle olan baglarini unuturlar. Figen Sahin tarihe eski kitaplarin, mektuplarin sayfalarindan bakarak sürükleyici, dokunakli ve sasirtici bir hikaye kuruyor. Okurken hem gülecek, hem hüzünlenecek hem de büyük keyif alacaksiniz.Kendi gecmisini bilmeyen yirmi iki yasindaki Ada, sahaflarda buldugu kitaplarin arasinda sikismis kalmis notlarla mektuplarin pesine düsmeyi, onlarin sahiplerine ulasip hikayelerini ögrenmeyi cok seviyor. Biraz da olsa, kendi hayatindaki boslugu doldurmus, yalnizligini percinlemis oluyor böylece. Bir gün öyle bir mektupla karsilasiyor ki orada gördügü ask, aci ve gizem onu hic tahmin edemedigi ölcüde etkiliyor ve Ada, ilk asik oldugu adami da pesinden sürükleyerek kendini bu hikayenin kahramanlarini bulmaya adiyor. Ancak o sirada, asil kendi gecmisindeki büyük sir perdesi aralaniyor ve hayatini derinden etkileyecek büyük sürprize dogru giderek yaklasiyor.