Asil metin 1934 basimindan alinmistir. Yazim ve yabanci özel adlarin yazilisi genellikle oldugu gibi birakilmis, kimi yerlerde düzeltmeler gerekli görülmüstür, Osmanlica tamlamalar terkipler ise - ile belirtilmistir. Özlestirmede, Türk Dil Kurumunun Söylevi temel tutulmussa da kimi sözcükler degistirilmis, özel adlar ise Kuvayi Milliye gibi aslina döndürülmüstür. Dipnotlarda, kimi sözcük ve tamlamalarin aciklamasi yine Türk Dil Kurumu basimlarindan alinmis, ancak kimi aciklamalar, düzeltmeler yeniden eklenmistir. Atatürkün, iki yerdeki dipnotlarinin kendisine deggin oldugu da özlestirilmis sayfalarda belirtilmistir. Yabanci adlar, özlestirilmis sayfalarda, ilk gectiklerinde asillari ile birlikte yazilmis, daha sonra sadece okunuslari verilmistir. Atatürk, 15 Ekim 1927 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin büyük salonunda Cumhuriyet Halk Partisinin Kurultay üyelerine sesleniyordu. O tarihte henüz Atatürk adini almamis olan Gazi Mustafa Kemal, tam 5 gün süren tarihi konusmasinda 1919 - 1927 yillari arasindaki gelismeleri kendi kaleminden, kendi sesinden aktardi. Daha sonra Nutuk, Büyük Nutuk, Söylev adlariyla anilan bu uzun konusma Osmanli Imparatorlugunun son günleri, ulusal bagimsizlik mücadelesi ve Türkiye Cumhuriyetinin kurulusu üzerine bilinen en önemli kaynaklardan, tarihi belgerden biridir. Nutuk, tarihe yön veren bir liderin olaylara bakis acisini birinci elden anlatir. Mustafa Kemalin yasadiklarini, bir diger deyisle yasam öyküsünü hemen her sayfada izlemek mümkündür. Tüm bu nitelikleriyle Nutuk sadece ülkenin, bölgenin, uluslararasi iliskilerin tarihi icin degil, tarihe yön veren liderlerin davranislarina ve zihin yapisina örnek olusturmasi adina da özel bir ilgiyi hak eder.