Bir sair, bir edebiyatci ve fikir adami olarak Namik Kemalin mücadelesi ve yazilari, son dönem düsünce tarihimiz icin hem bilgi-yorum hem de hissiyat itibariyle merkez bir yerde duruyor. Cumhuriyeti kuran kadro dahil olmak üzere Yeni Osmanlilar hareketinden, Jöntürklerden, Ittihat ve Terakkiden itibaren nerede ise bütün talebeler, aydinlar, medrese ve tekke mensuplari, edebiyatcilar, siir vadilerinde kosanlar, siyasetciler, memleketi kurtarma sevdasina düsenler onu aciktan veya gizlice okuyarak yetisti, onun hissiyatina sahip oldu, hata ve savaplarini benimsedi.Fakat Cagdas Türk düsüncesine, edebiyatina, sanatina, müesseselerine hayatiyet veren bircok müellifin yazilari ve eserlerinin hala sihhatli toplu nesirlerine sahip olmadigimiz gibi bu kervanin basini ceken Namik Kemalin de külliyati güvenilir bir sekilde önümüzde, Türk akademisyenlerinin ve fikir adamlarinin önünde degil. Bununla zaruri irtibatli olarak mevcut yorumlar, saglikli ve kusatici bilgiye yaslanmadigi icin coklukla siradan veya nakis, malul kaliyor. Dönemler, yazarlar ve fikirler arasindaki irtibat üst düzeyde kurulamadigi icin devam eden veya degisen unsurlarin, vurgusu artan veya zayiflayan kavramlarin, nihayet hayati problemlerin hikayesi de kronolojik olarak yok. Namik Kemalin bütün makalelerinin nesri bu boslugu dolduracak.