Her sey 24 Ocak 1980de aciklanan ekonomik istikrar tedbirleri ve ardindan gelen 12 Eylül 1980 darbesiyle baslamisti. Serbest piyasaci söylemiyle ANAP Genel Baskani Turgut Özalin damgasini vurdugu 1980lerde yaratilan yeni sermayedar kesim, 1990li yillarda gösteris ekonomisinin vitrinini olusturmustu. Türkiyenin en büyük holdinglerinin sahipleri tarifeli ucakla seyahat ederken, onlar özel ucaklarin en pahalisina sahip oldular. Yatlarin en gösterisle olani, bogazin sirtlarinda villa, kenarinda yali olmazsa olmazlar arasindaydi. Özalin yarattigi sinifa daha sonraki koalisyon dönemlerde her partinin adamlari eklendi. Üreterek sermaye birikimi aliskanligi olmayan bu sinifin önemli isimleri, hem devleti soyup hem de imkanlarini kullanarak servetlerine servet kattilar. 1999 yilindan bugüne kadar el konulan 22 banka sahibinin ismi alt alta yazildiginda, bir-iki istisna disinda bunlarin kim olduklarina iliskin bir liste ortaya cikacaktir. El konulan bankalardan dogan 55 milyara, kamu bankalarina elini sokan siyasilerin yol actigi 22 milyar dolar da eklenince hortum, yolsuzluk ve suiistimallerle Türk halkinin sirtina bindirilen yükün tutari 80 milyar dolara yaklasiyor. Ortaya konulan iddialara göre, bu sinifin en hizlilarindan, en ayricaliklarindan ve en kudretlilerinden biri de Uzan Ailesi... Onlar 50 yila yakindir is dünyasinda olduklarini söylüyorlar, ama asil yükselislerini son 10-15 yildaki iliskilerine borclular.