Dünya edebiyatinin en güclü kalemlerinden, destansi romanlarin usta yazari John Steinbeck bu kez anlatinin en zor, en rafine türüne, öyküye yöneliyor. Salinas vadisinin tepelerinden, kanyonlarindan, kücük kasabalarindan gecerek siradan insanlarin kücük, yalin dünyalarindan evrensel temalar yaratmayi yine basariyor. 1930lar Amerikasinin hüzünlü ama umutlu, yalniz ama direngen karakterleri, kent ve kir, gecmis ve gelecek arasindaki celiskilerle bogusurken, Steinbeck her zamanki titizligiyle projeksiyonu yazindan cok okura döndürüp, baska tür bir sorgulamaya yöneltiyor.Insanin yasadigi cografya, zaman ve mekanla iliskisini incelikli bir bicimde yansitan öyküler, uzak, farkli ve bir o kadar da benzer dünyalarin kapilarini kimi zaman bir cicek adi, kimi zaman da kücük bir tasvirle aciyor. Aralarinda ödüllü öykülerin bulundugu, efsanevi Güney Gotigine de selam duran ve 1938 yilinda yayimlanan bu derleme, güncelliginden hicbir sey kaybetmeden ilk kez Türkcede...